top of page

BİZ BİZE YETTİK

Editör: Fethiye Sirena Özdal

Fotoğrafçılar: Çiler Belen, Elif Gökalp, Erdinç Akgül, Gökhan Yeşilyurt, Gülnaz Bingöl, Hüseyin Can, Mehmet Vidinli, Melisa Hazal Boz, Seval Karaoğlu, Şevval Durmaz, Yasemen Akça

04.05.2020 tarihinde tekil fotoğraflar bölümünden 11 fotoğrafçı arkadaşımıza merhaba dedim. Bir yarım saat geçti geçmedi kapımın zili çaldı. Bir baktım hepsi kapımın önünde. Fotoğraflarını, ekipmanlarını, çoluğunu çocuğunu, yalnızlıklarını, boğulmuşluklarını, çıkmazlarını, sevinçlerini, kaygılarını, heyecanlarını ne varsa topladılar geldiler… 

Onlara bu projenin bu günleri belgeleme, kendilerini ifade edebilmenin yanı sıra yaşadığımız bu süreçten biraz kendilerini soyutlayıp bir terapi de olacağını belirtmiştim. 

Her ne kadar şaka gibi görünse de 2 ay boyunca 7/24 bu arkadaşlarla iletişim araçlarının bize sunduğu ne varsa onlarla birlikte bir araya geldik.

Onlara evet hoş geldiniz ama bu evde birlikte yaşayacaksak, sizlerden özel isteklerim de olacak demiştim…

Birinci isteğim fotoğraftan çok fotoğrafçının bir duruşu olmalı idi…fotoğrafın içinde bir ideoloji barındırdığı ve fotoğrafçının durduğu yerden onu görebileceği idi…

Tekniği ne kadar iyi olursa olsun bir kare içinde anlam hikaye barındırmıyorsa bak geç karelerden olacağı idi…

Diğeri ise fotoğrafçıların elinden sokaklar alınınca nasıl ortada kaldıklarını görmelerini istedim…

“Gez bak çek” üçlüsü olmadan neler yapabileceklerini tek tek anlatmaya çalıştım…  bunun üzerine Ayşegül teyzelerin, Mehmet amcaların kapıları çalındı malzemeler, objeler toplandı, sokağa çıkabilenler bir koşu gidip kurguda kullanacakları malzemeleri satın aldı. vs vs bir dolu anekdot…

Bazen evde tuz bitti -ki kahve geldiği gibi tükeniyor- editör arkadaşlarımızın kapısını çaldık, onları da tuzla birlikte evimize aldık… birlikte dünyanın birçok yerinden isim yapmış yapmamış fotoğrafçı dostlarımızı ağırladık…

Ara ara arka odaya kapattılar kendilerini, sessiz sakin çalıştılar. Arada bir kapıdan olmuş mu hocam diye gösterdiler. Ben de limonata, kahve falan götürüp gelirken gördüm çalışmalarını…

Şaka bir yana çok ama çok keyifli bir çalışma ortamı yaşadık… bu günleri belgelemek adına ellerinden gelenin en iyisini çıkarmaya ve anlatmaya çalıştılar…

Anneannemin bir sözü vardı; bayramda seyranda torun torba toplanınca ev de kımıldayacak alan kalmayınca, “geldiler sevindirdiler, bir de gitseler de sevinsem” derdi… ben kendi adıma gelmelerine çok sevindim ve biliyordum ki gittiklerinde herkes bu projeyi bayram şekeri lezzetinde bir tatla anacaktı ve öyle de oldu…

bottom of page